Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî: Mesnevî
Birinci Rüya
a. Hazırlık
Bir sûfî, epey dolaştıktan sonra bir gece bir tekkeye misafir olur. Murakabenin ardından erenler yemeğe otururlar. Sûfînin aklına ahırdaki hayvanı gelir. Hizmetkâra ahıra gidip hayvanı için yapmasını istediklerini söyler. Hizmetkâr, her isteğe ‘lâ havle’ çekerek cevaplar verir. Arkadaşları ile sohbete dalar ve eşeği unutur. Sûfî, yemeğin ardından odasında uykuya dalar.
b. Rüya
Sûfî, rüyasında bir kurdun eşeğini sırtından ve uyluğundan yaraladığını görür.
c. Uyanış
Sûfî, uykusundan uyanır ve bir süre rüyasında gördükleri hakkında düşünür. Daha sonra tekrar uyur.
İkinci Rüya
a. Rüya
Sûfî, ikinci rüyasında eşeğini bazen kuyuya, bazen de çukura düşerken görür.
b. Sonuç
Sabah, sûfî yola çıktığında hayvan hasta gibi yere kapaklanmaya başlar. Yanındakiler ona ne olduğunu sorarlar. Sûfî, bütün gece ‘lâ havle’ çeken eşeğin gündüz böyle hâller göstereceğini, gece tespih çektiği için gündüz secde ettiğini söyler.
Sûfî, eşeğinin gece boyunca aç kaldığını ilahî bir hikmet neticesinde gördüğü iki rüyasıyla öğrenir.
Sarıkaya, Eski Türk Edebiyatında Rüya, 174